Etiket arşivi: düz örme makinesi

Örme Makinelerinin Sınıflandırılması

Örme makineleri sınıflandırılırken  ilmek oluşturan   iplik sistem sayısı,  iğnelerin sıralanış  şekli, iğnelerin  kendi  başlarına  ve   ipliklere göre  hareket etme prensipleri   göz önüne alınır. Daha  detaylı  bir  sınıflandırmada ise    iğne yatağı  sayıları, ebatları, desenlendirme  tertibatları, ürettikleri   kumaş   tipleri de  sınıflandırma için kriter  oluşturabilir.

Bu bölümde  örme makineleri  yukarıda   bahsedildiği gibi;
– Tek iplikli  (atkı)  örme makineleri,
– Çözgülü  örme makineleri
olarak  iki  ana  bölümde  incelenmiştir.

Tek  iplikli  (atkı  yönlü)  örme  makineleri   ve   çözgülü  örme  makineleri  kendi  içlerinde  temel  örme  prensipleri  aynı  olmasına  rağmen  makine  konstrüksiyonlarındaki  farklara  göre  sınıflandırılır.  Bu  sınıflandırma aşağıdaki   tabloda   gösterilmiştir.
Atkı     Yönlü   (Tek   İplikli)  Örme    Makineleri:

Tek iplikli  (atkı)  örme makineleri   tek  bir  iplik bobiniyle   bile   ilmek  yüzeyi  oluşturabilen   ve  tek  tek   iğne  hareketli   veya   topluca  iğne  hareketli  olarak  örme  işlemini   yapabilen   düz  veya  yuvarlak  konstrüksiyonlu  örme makineleridir.

Tek  iplikli (atkı)  örme  makinelerinin   sınıflandırılması;

Tek iplikli  (atkı)  örme  makineleri, öncelikle  iğne ve iplik  hareketlerine  göre   ilmek  oluşturma  şekline   göre  ikiye  ayrılır.  Bu  gruplarda  kendi  içlerinde  bölümlere  ayrılarak  sınıflandırılır.

A- Örme  iğnelerinin  tek  tek  hareket  ettiği  iplik  sabit  iğne  hareketli  atkı
örme  makineleri;
a) Triko  (düz)  örme  makineleri  (düz  iğne  yataklı  makineler),
b) Yuvarlak  örme makineleri  (dairesel  iğne  yataklı  makineler).

B-  Örme  iğnelerinin  topluca  hareket  ettiği  iplik  hareketli, iğne  sabit atkı  örme   makineleri;
a) Düz  iğne,
b) Raylı  cotton (kulier)  örme  makineleri  (esnek  iğneli  düz  örme  mak.),
c) Dairesel  iğne  raylı  yuvarlak  mayözlü-esnek iğneli-(kulier) örme  makineleri.

Piyasada, birinci  grubu  teşkil  eden, tek  tek  iğne   hareketli   tek iplikli (atkı)  örme  makineleri  daha   yaygındır.

İkinci  gruptan  iğnelerin  topluca  hareket  ettiği  sistemde  ise, düz  iğne  raylı cotton  (kulier)  örme  makineleri  yine   yaygın  olarak  kullanılmaktadır.

İkinci  gruptaki  dairesel   iğne  raylı  yuvarlak  kulier  örme  makineleri  ise  ilk  yapılan  makineler  olmasına   rağmen  bugün  çok   az  kullanılmaktadırlar.

Örme  iğnelerinin  tek tek  hareket  ettiği  atkı  örme  makineleri;

Dünyada  ve   Türkiye’de  örme  sanayiinde  en  yaygın   olarak   kullanılan, örme   makinesi   konstrüksiyonu, örme  iğnelerinin   tek  tek  hareket  ettirildiği   örme   makineleridir.

Bu  örme  makineleri  tek  iplik  sistemiyle  ilmek  oluşumunu   sağlayarak  örme   işlemini  gerçekleştiren   düz  veya  yuvarlak   konstrüksiyonlu   örme  makinesi  sistemidir.

Tek tek   iğne  hareketli (iplik sabit-iğne  hareketli) atkı  örme  makinelerinde  örme   prensibi;

Genellikle, tek  iplikli  örme  (atkı  yönlü  örme)  makinelerinden, triko  (düz  örme)  ve  yuvarlak  örme   makinelerinde, örücü  iğnelere  tek tek  hareket  verilmesi  esasına  dayanır.

Tek tek iğne  hareketli  örme  sistemi  daha   önceleri  ilk  yapılan   çözgülü  örme  makinelerinde uygulanmasına  rağmen, günümüzde  bu sistem   çözgülü  örme makinelerinde  uygulanmamaktadır.

Bu makinelerde  genel  örme  prensibi; sabit  bir  noktaya  oturtulmuş  (cağlık)    bobin  veya  bobinlerden   sağılan  ipliğin  direkt  olarak  çeşitli  kılavuzlardan  geçerek  ve  mekik  (iplik  kılavuzu)   adı  verilen  besleme  ünitesiyle  örme  iğnelerine  verilmesi;  örme  iğnelerinin de  kilit  adı  verilen  ve  iğne  hareketini  düzenleyen  sistemlerle  hareket  ettirilmesi  ile  ilmek oluşturmasıdır.

İlmek  bu  sistemde  yan  yana  oluşturulur  ve  birleştirilir. Bir  yatay  sıra  tamamlandıktan  sonra, bir  üstteki  ilmek sırası  bunun   üzerinde   oluşturulur. İlmek  oluşturma  bu  şekilde  devam  ederek   örme  kumaş  meydana  getirilmiş  olur.

İğneye    hareket    bir   kam   mekanizmasıyla   verilir. Tek  tek  hareketli çalışma  sonucunda, iğne  üzerine  gelen  kuvvetler  tek  tek  iğne  üzerine  dağıtılmış  ve   kuvvet  azaltılmış   olur.  İğnenin  sürtünme  kuvvetini  yenmesi  daha  kolaylaşır, çalışma  hızı yükseltilebilir, fakat  ipliğe  gelen  yük  artar, bu  da ipliğe  zarar  verir.

Tek  tek  iğne  hareketli  sistemde  ilmek  sıklığı  iğnelerin  çekimi  ile  ayarlandığı  için   ilmeklerin  sıklık  ayarları   tek  tek  yapılabilmektedir.

Bu nedenle, çalışma  esnasında  istenilen  bölümde   sıklık  değiştirilebilmekte   ve  yeni  örgü  strüktürleri  oluşturulabilmektedir. İpliğin  sabit  bir  noktadan  verilmesi, iğnenin  ipliğe  uygulayacağı  kuvvet  açısından  ve   ipliğin  rahat  çalışması  açısından   pozitif  bir  etki  yapmaktadır.  Bu  şekilde  ipliğe  verilecek  zarar  daha  az  olacağı  için, daha   düzgün  ve  daha  verimli  bir  çalışma  yapılmış  olacaktır.

Bununla  birlikte iğne dilinin  açılıp  kapanması  esnasında  iplikte  gerilmeler, boy  değişmeleri  olur.  Eğer   iplik  zayıfsa, kırılgansa  çok  tahriş  olur  ve  kolaylıkla  kopar. Bunun   için  iplik  mümkün  olduğunca  gevşek  verilmeli, gergin  olarak  verilmemelidir.

Tek  tek  iğne  hareketli  sistemlerde  tüketilen   iplik   miktarı  ise; ipliğin  gerginliğine, makinenin  inceliğine  ve   üretilen  kumaşın  sıklığına  bağlı  olarak   değişmektedir.

Örme  iğnelerinin  tek  tek   hareket  ettiği  atkı   örme  (tek  iplikli)  makinelerinin    sınıflandırılması;

Tek  iplik  sistemiyle  ve  iğnelerin  tek tek hareketi  ile  örme  kumaş  üreten   makineler  iğnelerin   yerleştirilmiş  olduğu   yatakların  şekline  ve  sayısına  göre  sınıflandırılır. Ayrıca  ürettikleri  kumaş  ipine, inceliklerine,  desenlendirme   donatımlarına, en  veya  çap   ölçülerine, sistem   sayılarına  göre de    çeşitli   sınıflandırmalar  yapılmaktadır.  Ancak, bu  ikinci  grup  sınıflandırmalar, ana   grup  olan   yatak  şekillerine  göre  yapılan   sınıflandırmaya   ek   olarak   detay   özellikleri   açıklayıcı  ve  belirleyici   adlandırmalar  olarak    kullanılmaktadır

Buna  göre   iğnelerin   tek  tek  hareket   ettiği   atkı  (tek  iplikli)  örme  makineleri  aşağıdaki  gibi  sınıflandırılır.
A – Triko (düz örme)   makineleri; düz   iğne  yataklı  ve  tek tek  iğne   hareketli  atkı   örme   makinelerinde  kendi   içlerinde  sınıflandırmak   mümkündür.

B – Yuvarlak   örme   makineleri; dairesel  yataklı  ve  tek  tek iğne  hareketli  atkı  örme  makinelerini  de  aynı  düz  iğne  yataklılar  gibi  çeşitli  açılardan  sınıflandırmak  olanağı vardır.
Triko  (Düz  Örme)   Makineleri:

Piyasada yanlış  bir  isimlendirmeyle, triko   makineleri, triko  örmeciliği,
triko  kazaklar  vb.  şeklinde  ifade  edilen  ve  bilinen  düz  iğne  yataklı, tek  tek  iğne  hareketli  atkı  örme  (tek   iplikli  örme)  makineleri  ile  bu  çeşit  örme  ürünleri için   direkt  olarak  düz   örme   makineleri   terimi de  kullanılmaktadır. Ancak  bu  terimde  RL  düz   örgülü   kumaşlar  (süprem  gibi)  üreten  makineleri   çağrıştırdığı  ve   ayrıca   düz   raylı   topluca   iğne  hareketli  makinelerde  (cutton   makineleri)  karıştırıldığı    için   tam   karşılık  olarak  piyasada   kabul   görmemiştir.  Buna   karşılık   Triko   terimi  düz   yataklı, tek  tek   iğne   hareketli   makineleri    tanımlamak  için  çok  yaygın  bir  şekilde  kullanılmaktadır  ve   yerleşmiş   bir   terimdir.  Bu  nedenle  burada   triko   ve  düz  örme  terimlerinin  birlikte  (eş  anlamlı)  kullanılması  uygun   görülmüştür.

Triko   (düz  örme)    makinelerinin   kumaş    örme   prensibi:

Triko  (düz  örme)  makineleri, iğnelerin   yan  yana, tamamen   doğrusal   yataklar  üzerine  açılmış  iğne   kanallarına   yerleştirilmesi, bir  kilit   mekanizması   yardımıyla  iğnelerin   ayrı  ayrı   hareket   ettirilmesi  ve   buna   uygun   iplik   yatırımı   ile   örme    işlemi   yapan    makinelerdir.

Triko  (düz   örme)   makinesinde,  örme   mekanizmaları   düz  ve    yatay  bir   haldeki  iğne    yatağı   üzerindedir. Örme  işlemi   kilit   sistemiyle, bağlı   olduğu    kızağın   makinenin   bir   kenarından   diğer  kenarına  örülen   genişlik   boyunca    gidip  gelmesi   ile   oluşur.  İplikler   bobinlerden, örme   iğnelerine   direkt  olarak  ve  negatif-serbest  şekilde  beslenir.

Triko   (düz  örme)   makineleri  bu  temel   örme   prensibine   uygun   olarak   çeşitli   yapı   ve    şekillerde  örme  ürünleri   oluşturmaktadır. Triko  (düz   örme)   makinelerinin   kolay   kullanılabilir olmaları, desenlerde   düzgün   ilmek   yapısı   ve   güzel   görünüm    vermeleri, yüksek   kalitede   üretim  yapmaları   nedeniyle   düz   örme   makinelerinin   kullanımı   yaygınlaşmıştır.

Günümüzde   triko   (düz  örme)  makinelerinde   metraj   kumaşların,   yarı   biçimlendirilmiş   ve   tam   biçimlendirilmiş   yarı   mamül   ürünlerin,  yine   tam  şekillendirilmiş   ve   makineden   çıktığında  kullanıma   hazır  olan  eldiven, çorap  vb.  gibi   bitmiş   ürünlerin  üretimi   yapılmaktadır.

Triko  (düz  örme)   makinelerinde  şekil  olarak  noktalı, delikli, kareli, diagonal, kabartmalı, saç   örgülü, yığmalı, çizgili   vb.  tek   renkli   veya   çok  renkli  örgü   ve   desenler   yapılabilmektedir.

Triko  (düz  örme)   makineleri,  desen   düzenlemelerini  mekanik   veya  bilgisayar  programlı  iğne   seçim  ve   iplik   kılavuz   seçim   donatımları   ile   gerçekleştirilebilen   makinelerdir. Triko  (düz  örme)  makinelerinin  kumandası  da   otomatik   olarak   mekanik   veya     elektronik   yöntemlerle   gerçekleştirilir.

İplik   cağlıkları   makinenin   genellikle   üstünde  veya   arka   tarafında  bulunmakta, iplikler   kontrollü   olarak   özel    örme   iplik    bobinlerinden  alınarak   sevk   elemanlarından, gerginlik   elemanlarından   ve   kontrol  elemanlarından   oluşan   iplik  sevk   ünitesinden   geçerek   iplik  kılavuzuna  ve   genelde   negatif  sevk   sistemi  ile   örücü   iğnelere   iletilmektedir.

Negatif   iplik   sevk   sistemi, yalnız   gerginliğin   kontrol   altında   tutulması  ile   uygulanan   ve  örgünün   şekline   göre   ve   örme   ayarlarına   bağlı  olarak   aşağıdan   örücü   elemanların  istediği   kadar   ipliği   zorlamadan  çekmesi   işlemidir.

Triko  (düz  örme)   makinelerinde, genellikle   kaba   örme   kumaşların  üretimi  yapıldığı  için   negatif   iplik   sevk   sistemi   tercih   edilmektedir.

Örme   yapısı   olarak  da   RL,  RR,  LL   örgüler   ve   kombinasyonları  uygulanabilmektedir. Makinenin   bütün   fonksiyonel   hareketleri  kumanda  donatımı  ile  otomatik  olarak   sağlanmakta,   doku   çekimi   ve   sarımı  ayarlı  veya   daha   ziyade   serbest    kontrollü  olarak  yapılabilmektedir. Üretim   miktarı   ise   örgü,   iplik  ve  özel  şartlara  göre  değişebilmektedir.

Yuvarlak  Örme  Makineleri:

Yuvarlak  örme  makineleri  genellikle  iplik  sabit, iğneler  tek  tek  hareketli  prensiple   çalışırlar. Ancak  iplik  hareketli  iğne  sabit  ve  topluca  iğne   hareket  olarak  çalışan  ramayözlü   tip  esnek  iğneli  yuvarlak  örme  makinelerinde  halen  üretilmektedir. Bir  veya   iki  takım  örme  iğnesi,  dairesel   düzende  dizilmişlerdir  ve  daire   şeklindeki  bu  hat   üzerine  açılmış  hareket  kanalında iğneler  olarak  hareket  ederler.

Bazı  yuvarlak  örme  makinelerinde  ise;  cağlık  ve  kilitler   döner, iplik   hareket  eder, iğnelerse  sabit  olup, sadece  kilidin  verdiği  hareketle   ileri-geri  gidip  gelirler. Bu  durum   sistem  sayısının  artmasına  pek  imkan  tanımamaktadır.

Örme  dairesel  bir  düzlemde  oluşur  ve   bir  kumaş  tüpü   oluşturur. Yuvarlak  örme  makineleri  triko  (düz  örme)  makinelerine  göre  2-3-4   hatta  8  misli   daha  hızlı   çalışırlar. Ayrıca  yuvarlak  örme   makinelerinde  hızın   yanı sıra   sistem   sayısı da    fazladır.  Triko  (düz   örme)  makinelerinde  max  4  sistem  yerleştirilebilir  ki, bu  da   çalışacak   kısmı  arttırır. Yuvarlak   örme   makinelerinde  ise   ipliklerin  verildiği  yerin  sabit   olması  sistem   sayısının  çoğalmasına   imkan  vermektedir.

Yuvarlak  örme   makineleri  triko  (düz  örme)   makinelerine   göre   daha   ince   (yüksek   faynlı)  makinelerdir.  Bu  nedenle  yuvarlak    örme  makinelerinde   elde  edilen  kumaşlar  daha   ince   ve   daha  zariftir.

Bu   genel  bilgilerden  sonra   yuvarlak    örme  makineleri  aşağıdaki  başlıklar  altında  sırası  ile  incelenmiştir.
A  –  Yuvarlak  örme  makinelerinin  gelişimi,
B  –  Yuvarlak  örme  makinelerinin  örme  prensibi,
C  –  Yuvarlak  örme  makinelerinin  temel  elemanları.

Yuvarlak  Örme  Makinelerinin   Gelişimi:

Yuvarlak  örme   makineleri  el  örmeciliğinden   esinlenerek  uzun  bir  süre   zarfında  oluşan   bilgi   birikiminin, mekanik  yöntemlerle  ilmek  oluşumu    gerçekleştirmeye    yönelmesiyle  meydana   çıkmıştır. İlk  olarak  İngiltere’de   William   Lee   tarafından  1589  yılında  el  örme  makinesi  şeklinde   mekanik  ilmek oluşumu  gerçekleştirilmiştir. Bu  makinede  ilk  çorap  üretimi  yapılmıştır. Ancak   örme   iğnelerinin    dairesel   bir  şekilde  dizilmesi 1798  yılında  Monsievi  Decroix    tarafından   düşünülmüş  ve  yuvarlak örme  makinelerinin   temeli   bu  yıllarda  atılmıştır.

İlk   pratik  kullanılma  uygun   yuvarlak  örme  makineleri  ise   1836’da   Fransa’da   Jonve   tarafından  geliştirilmiş  ve  daha  sonraki  yıllarda  Berthelot  tarafından  da   gelişimine   devam   edilmiştir. Bu  ilk  makineler  küçük   çaplı,  çorap  üretimine   uygun   üretim   yapan   yuvarlak    örme   makineleridir. Özellikle  örme  iğnelerinin   yapılarındaki   ve   iğne  hareketlerini   düzenleyen  sistemlerdeki   gelişmeler,  yuvarlak  örme   makinelerinin  gelişmesine  olumlu   etkiler   yapmıştır.

Yuvarlak  örme  makinelerinde   1878’de  Griswold  çift  katlı,  RR  ribana  örme   tekniğini, 1910’da   da  Robert   Walter  Scott   firması   interlok   örgü   tekniğini   bulmuştur.  1918   yılında  da   Wildt  firması  tarafından   iki  ucu  kancalı  iğnelerle  ve  iğne   sürgülerinin   bulunmasıyla, LL  örme  (haraşo örme)   tekniği  yuvarlak  örme   makinelerinde   uygulamıştır.

Bütün   bu  gelişmelerden  sonra, ancak  1935  yılında   Mayer  firması tarafından  gerçek   anlamda   ilk   yuvarlak   örme  makinesi   yapılmıştır. 1939  yılında  da  seri   üretimlerine   başlanmıştır.

İkinci   dünya   savaşı  yıllarında  tamamıyla   duran   bu   gelişmeler  savaşın   bitmesiyle  1946  yılından   sonra  süper    denecek   bir  gelişme  göstermiştir.1963  yılından  itibaren  tüm   tekstil  makineleri  içinde   ilk  olarak  yuvarlak  örme   makinelerine   elektronik  uygulanmıştır. Bazı   firmalar  ise  elektronikten  çok, iplik   iletme   sistemlerini   geliştirerek  hızı  arttırmak  ve  belli  amaçlara  yönelik  makineler  yapma   konusu   üzerinde  durmuşlardır.

Yuvarlak   Örme   Makinelerinin  Örme  Prensibi:

Yuvarlak  örme  makin eleri, iğnelerin   yan yana   ve    dairesel  (kovan  halindeki)   iğne   yatakları  üzerine   açılmış  iğne   kanallarına  dizilmiştir.  İğne   yatağının  dairesel   hareketi   esnasında  kanallar  içinde   hareket  eden  iğnelere, iğne   yatağı   ve   kanallar  üzerinde   hareketsiz   ve   sabit   olarak  duran   iğnelere  hareket    veren  kilit   mekanizmalarının  yardımıyla  ayrı  ayrı  hareket  ettirilmesi  ve   buna   uygun   sabit  iplik  yatırımı  ile   örme   işlemini  yapan   makinelerdir.

Yuvarlak  örme  makinelerinde  örme   elemanları  ve   mekanizmaları   dairesel   olarak  yatay  veya  dikey  konumlardaki  iğne    yatakları  üzerinde  bulunurlar. Örme  işlemi, ipliklerin    iğne    yatağı  çevresine   belirli  aralıkla sıralanmış   çalışma   yerlerinde  (sistemlerde)  bu   iğneler   topluca  dönüş   hareketi   yaparken  aynı    zamanda   sabit  olan  kilit  sistemlerinden   uygun   hareketleri   almaları   ve   üzerlerine    yatırılan   iplikleri   çekerek   ilmek   oluşturmalarıyla  gerçekleşir.

Diğer  bazı   yuvarlak  örme  makinelerinde  ise   dairesel   düzlem   üzerine   yerleştirilmiş  iğne   yatakları, dönüş   hareketi   yapmaz. İpliklerin  yerleştirildiği  cağlık  ve   kilit   sistemleri  dönüş   hareketi   yapar.  Yuvarlak   örme   makinelerinde   bu   konstrüksiyon    daha   çok  LL   haroşa  tipi   ve   özel   örme   makinelerinde  kullanılır.

Yuvarlak   Örme   Makinelerinin  Temel  Elemanları:

Yuvarlak    örme    makinelerinde    örme      kumaşın    oluşabilmesi     için      aşağıda
sıralanmış  olan  mekanizmalara  ve  örme   elemanlarına   ihtiyaç  vardır.

Bu   mekanizma   ve  örme  elemanlarının   uyumlu  bir  koordinasyon  ile
çalışması  sonucu  örme  kumaş  meydana  getirilmiş  olur.  Yuvarlak  örme  makinelerinde  temel  mekanizma  ve  elemanlar  şunlardır:

–  Makine   iskeleti  (gövde  ve  şasi),
–  Hareket  verme  ve  iletme  mekanizmaları,
–  İplik  cağlığı  ile  iplik  sevk  ve  kontrol  elemanları,
–  Örücü  makine  elemanları,
a)  örme   iğneleri,
b)  iğne   yatakları,
c)   kilit  mekanizmaları  (örme   çelikleri),
d) iplik  kılavuzları  (mekikler),
–  Desenlendirme   mekanizmaları,
–  Kumaş  çekme  ve  sarma  mekanizmaları,
–  Kumanda  donanımları,
–  Kontrol  ve  güvenlik  elemanları.

Makine   İskeleti  (Gövde  ve  Şasi):

Yuvarlak   örme  makinelerinde  makine  gövdesi   yekpare   blok   veya  birleşik  konstrüksiyon   halinde    yapılan  ve   bütün   hareketli  ve  hareketsiz  çalışan  parçaları  üzerinde   taşıyan, çalışma  esnasında   makinenin  hareketsiz  durmasını  ve  sarsıntılardan  etkilenmemesini   sağlayan   temel   iskelet  yapıdır.

 Yuvarlak  örme  makinelerinin  şasi  kısmı  ikiye  ayrılabilir. Bunlar :

1 –  Alt  şasi  kısmı: Ayaklar  motor  ve  hareket  verme  şanzıman  sistemi  ile  kumaş çekme  aparatını  üzerinde  taşıyan   gövde   kısmıdır. Kumaş  çekme  mekanizması  alt  şasinin  yarı   yüksekliğine  dizayn  edilmiştir.
2 –  Üst  şasi  kısmı: Silindir  iğne   yatağı  ile  silindir  taşıyıcı   gövde ve  kapak  iğnesi   taşıyıcı  diskinin  oluşturduğu  gövde   üst  kısmıdır.

Fakat  RL  tek  yataklı (plakalı)  makinelerde  bu  iğne  yataklarından  ve  iğne  taşıyıcı  sütunlardan  birisi   bulunmaz. Genellikle, tek  yataklı  makinelerde  silindir  iğne  yatağının  kullanımı  yaygındır.

Yuvarlak  örme  makinesinin  çalışma  emniyetinin  ve  üretilecek  mamülün  kalitesinin   yüksek  olmasının  temel  şartı, makine  şasisinin  sağlam  ve  kalitesinin  yüksek  olması  gerekir. Makinenin  şasi  kısmının   mutlaka  burulma  sertliğine  sahip  olması  gerekir.   Bu  şekilde  hızlanma  ve  frenleme  esnasında  şasi  kısmına  gelecek  zararlar  önlenmiş  olacaktır. Şasinin  diğer  bir  görevi  ise, makine  üzerinde  oluşacak  titreşimleri  absorblamaktır.

Makinede   yüksek   hızın   oluşmasından  dolayı, elektronik  kumanda  donatımının  makinenin   yanına  konulması  gerekir.  Bu  sayede, makinede  bir  arıza  oluştuğu  anda, makinenin  hemen  kapatılarak, kumaş  üzerindeki  oluşacak  hatanın  minumum    seviyede   tutulması  sağlanmaktadır. Fakat  bu  makinenin  hızlanma  süresini  uzatır  ve   sonuç   olarak  şaside  büyük   burulma  kuvvetleri  oluşmasına  sebep  olur.

Yuvarlak  örme  makinelerinde  iskelet  dizaynı   yapılırken  dikkat  edilmesi  gereken  bazı  hususlar  bulunmaktadır. Bunlar:
a) Örme  kumaş  üretimi  esnasında  çalışan  elemanın kumaşı rahat görebileceği  ve  hatanın  oluştuğu  anda  hatayı  tespit  edeceği  şekilde  iskelet  dizaynı  yapılmalıdır.
b) Makine  şasi  kısmının,  makinenin  diğer  parçalarının   çalışma  akışını  bozmayacak   şekilde   yerleştirilmesi   gerekir.
c) Hareket  ve  elektrik  donatımlarının  tehlikesiz  çalışabileceği  şekilde  dizaynı  yapılmalıdır.
d) Makinenin  fazla  alan   kaplamaması   gerekir.
e) Çalışma  anındaki  hareketlere  rağmen, sarsıntısız  ve  dengeli  bir   halde  durabilmesi  ve  oluşabilecek   titreşimleri  absorbe  etmesi  gerekir.
f) Makine  şasi  kısmının  burulma  sertliğine  ve   savrulma   güvenliğine  sahip  olacak  şekilde  dizaynı  yapılmalıdır.
Bunun için yuvarlak örme makinelerinde genellikle üç ayak üzerine  dizayn  edilmiş  ve
yukarı  doğru   tartan  bir  iskelet  yapısı  vardır.

Bu  ayaklardan  her  birine  ısı, hareket   kontrol   ve  elektronik  mekanizmaları      yerleştirilmiştir.

Hareket  Verme   ve  İletme   Mekanizmaları:

Yuvarlak örme  makinelerinde  hareket  verme  mekanizmalarının  asıl   görevi, makine  işletme  güvenliğini  ve  üretilen  kumaş  kalitesinin  yüksek  olmasını  sağlamaktadır.  O  halde  modern  bir  hareket  verme  mekanizmasından  istenilen   özellikler  aşağıda  genel   olarak   açıklanmıştır.

1-  Makinenin,  frenlemeden  sonra   çalıştırıldığı  zaman  işletme  hızına  kesintisiz  bir  şekilde  yükseltilmesi   gerekir.
2- Oluşabilecek  bir  arıza  anında  makinenin   geciktirilmeden   durdurulabilmesi  gerekir.
3-  Makine  devrinin  ve  örgünün   kontrolü   için   elle  çalışan  hareket  mekanizmasının   olması  gerekir.
4-   Otomatik  seyir  için  dönme  sayısının  verilmesi   gerekir.
5-   Bakım  ve  temizleme  işlemi  için  devir   sayısının  verilmesi  gerekir.
6-   Boşa  çalıştırma  ve   silindir  ile  kapak  iğne  yataklarının   dönüşünü  sekronize   eden  mekanizmanın, silindir  ve  kapak  iğne  rayı  arasında  bulunması   gerekir.

Yuvarlak  örme  makineleri  ya  direkt  olarak  elektrik  motoruyla, ya  da  ortak  bir  transmisyon  teşkilatı ile  hareket  ettirilirler. Her makine; makine  çapı, sistem  sayısı,  makine  inceliği  iplik  ve  örme  kumaş  özelliklerine  göre  makine  farklı  hızlarda  ve  yüklemelerde  çalıştırılabildiğinden, motor  gücüde  makinenin  bu  özelliklerine   göre   değişmektedir. Yuvarlak  örme  makinelerinde  uygun  güçteki  elektrik  motorundan  alınan  hareket, kasnak  vasıtası  ile  ana  mile  iletilir. Ana  milden de   gerekli  yerlere  uygun  dişliler  ve  şanzıman  yardımıyla  dağıtım  yapılarak;

–    İplik  sevk  hareketi  organlarına,
– Örücü  üniteye (iğne  yataklarına  ve  örme  mekanizmalarına),
– Kumaş  çekme  ve  sarma  kısımlarına  iletilir.

Bazı   makine   konstüksiyonlarında    ise    aynı     hareket     kaynağından
yararlanılarak  toz    üflemek   için   pervane   donatımına, toz   emme  teşkilatına, hava üfleme ve  yağlama   teşkilatına da   hareket   verilebilmektedir. Özellikle  pervane, toz  emme   ve   yağlama  teşkilatları  ana  motordan   ayrı   olarak, küçük   özel  motorlardan  aldıkları  hareket  ile  çalıştırılmaktadır.

Bu  tür makinelerde  genellikle  hareketin  ayrıntılı  olduğu  yer  örücü  ünitelerdir. Örücü  üniteye  gelen  hareket ;

– İğne  yataklarına  (iğneler  hareketli, kilit  sabitse),
– Kilitlere  hareket  veren  yatağa  ve  cağlığın  topluca  dönmesini  sağlayan  bloğa  (iğne  sabit,  kilit  hareketli  ise),
– Jakar  donatımı  varsa   iğne  hareketiyle  birlikte  seçim  ve  dönme  işlemi  için  jakar  donatımına  iletilir.

Makinenin  durmasından  sonra, iğnelerin  ve  diğer  örücü  elemanlarının
hareketlerini   daha  rahat  bir  şekilde   izleyebilmek  amacıyla, makinenin  yan  tarafında  bulunan   bir  kol  vasıtası  ile  mekanik  olarak   el   ile  döndürülmesi  sağlanır.

Yuvarlak  örme  makinelerinde  motordan  alınan  hareketin   diğer  aksamlara  iletilişi   üç  şekilde  olur:

1- Alın  dişlisi  tertibatı  ile,
2- Konik  dişli  tertibatı  ile,
3- Sonsuz  dişli  tertibatı  ile.

Yakın  zamana  kadar  konik  dişli  kullanılmaktaydı. Bu prensipte hareket
eden  motor  ve   şanzıman  dışarıda  olduğundan  hareket  mil  vasıtası  ile  dışardan  veriliyordu. Bu   durum;

– Makineye  gelen  yükü  arttırır,
– Çalışan  kişi  için  tehlikeli  ve  zordur,
– Süratli  çalışmaya  imkan  tanımamaktadır.

Daha  sonra  ise   daha   süratli, dengeli   ve   güvenli  olan   sonsuz   dişli
geliştirildi. Alın   dişlisi  ise  daha  kullanışlıdır.  Hem  çok  daha  süratli  hem  de  bu  düzenek  makine  gövdesi  içinde   yapıldığından  temiz   ve   güvenlidir.

İplik  Cağlığı   ve   İplik  Sevk, Kontrol  Elemanları:

Yuvarlak  örme  makinelerinde  örme  işlemine  katılan  iplikler, bobinler  halinde  hazırlanır. Bu  iplik bobinleri, ipliklerin  düzgün  bir  şekilde  örme  bölgesine   sevk   edilmesi   için   cağlık  adı  verilen   bir   taşıyıcı  üzerine  yerleştirilmiştir.

Yuvarlak  örme  makinelerinde   cağlıklar   eski  tip  makinelerde   makinenin   üst  kısmına  bağlı  olarak   dairesel  bir  şekilde  yapılmıştır. Yeni  tip  makinelerde  ise  makineden   bağımsız  olarak  ayrı  bir  parça  halinde  dizayn  edilmiştir.

İmalatı  ilk  olarak  yapılan  yuvarlak  örme  makinelerinde  ipliklerin,  yani   cağlığın  dönmesi  söz  konusuydu.  Bu  nedenle, zorunlu  olarak  cağlık  makinenin  üst  kısmına   dairesel  bir  düzenle  yerleştirilmiştir. Yerleştirme  önceleri, üstten  cağlıklı   makinelerde   tek  boyutlu  olarak  düşünülüyordu. Taban  alanı  cağlığın  genişliği  kadar  boş  kalacağından  yerleştirmede   yer  sarfiyatı  açısından  sorun  çıkmıştır. Üstten  cağlıklı  sistemle  çalışmada  sistem  sayısının    artması   halinde   büyük    problemler   yaratmaktadır. Çünkü  sistem  sayısının artması ile  bobinleri  yerleştirmede   sorunlar  çıkacaktır.

Özellikle  bir  mekiğe  iki  tane  ipliğin  beslendiği   durumlarda  iplik  cağlığına  sistem  sayısının  iki   katı  kadar   iplik  yerleştirileceği  için  yukarıda   anlatılan   sorunun   önemi  kendini  daha  çok  belli  edecektir.  Ayrıca  ipliklerin  üst  cağlığa  yerleştirme  zorluğu, iplik  kopuşlarında  bağlama  zorluğu, kütlesel  ağırlığının  fazla  olması, iş  kazalarına   sebebiyet  verebilme  riski  vb. nedenlerden  dolayı  son  zamanlarda  üstten  cağlık  sistemi  yavaş  yavaş  terk  edilmeye  başlamıştır.

Bugün  daha  çok  yandan  ve  yerden  besleme  tipi   cağlıklar  tercih  edilmektedir.

Bu  durum  ise  yer  tasarrufu   sağlar, büyük  bobin   kullanabilme  imkanını  arttırır. İplik  rezerve  kontrolünün  rahat  bir  şekilde  yapılmasını   sağlar. Daha  rahat  ve  güvenilir  çalışılabilmesi   bakımından  ve   yüksek  sistemli  makinelere  çok  uygun  olması  vb.  sebeplerden  dolayı  yandan  cağlık  sisteminin  kullanımı  artmıştır.

Buna  ilave  olarak  son  yıllarda   cağlıklar   kapalı  bir  fanus  içine  alınmıştır. Fanusun  içinde  özel  bir  klima  tertibatı  vardır  ve   iplikler  buradan  borulara  iletilir. Böylece  ipliğin  tozlanması önlenmiş  olmakta  ve  iplik  dış  ortam  klimasıyla  ilişkili  olmadığından  neme  doymuş  olarak  ve  en  sağlam  halinde   bulunacaktır.

Cağlıktaki  bobin  üzerinden  sağılan  iplikler,  örme  iğnelerine  gelinceye  kadar  şu   kısımlar  üzerinden  sevk  edilirler

a)Kalınlık  (düzgünlük)  yoklama  ve  kontrol  elemanları:Çalışılan  ipliğin   numarasına  bağlı  olarak   farklı  iplik  geçme  delikleri bulunur. Her  iplik  numarasına  uygun  delikten  geçirilmelidir ki, bu  şekilde  kalın  ve  hatalı  kısımlar  örücü iğnelere  geçemeden, hatalı  ipliğin  kontrol  edilerek, örme   hatalarının  önlenmesi  sağlanmış  olunur.

b)Gerginlik  kontrolü  ve  sinyal  lambaları:Gerginliği   fazla    olan   ve    kalınlık   yoklama   kısmından   zor   geçen  ipliklerin, örme   kumaş  üzerinde  hata   oluşturmaması  için, ipliğin  gerilimin  etkisi  altında  kontrol  lambası  yanması  suretiyle makinenin  durmasını  sağlarlar.

İplik  Sevk  Sistemleri:

İplikler  yukarıda  belirtilen   ön  kontrollerden  geçtikten    sonra   örgünün   iplik   ihtiyacına   göre, çeşitli    ayar    durumlarına uygun  şekilde, belirli  bir  sevk  hızı   ve   gerilimle   örme  iğnelerine  iletilirler. Bunun  için  yuvarlak  örme  makinelerinde  kullanılan  iplik  sevk  prensipleri   şunlardır.

a)Negatif   iplik  sevki:İpliklerin  serbest   olarak, yalnız  gerginliğin   kontrol  altında  tutulması   ile  uygulanan, örgünün   şekline  göre  ve  örme  ayarlarına   bağlı  olarak  aşağıdan  örücü  elemanların  ipliği  çekmesi  yöntemidir. Buna  kuvvet  bağlı  iplik  sevki de  denilebilir. Desenli  örgülerde   her  beslemenin  farklı  olduğu  durumlarda  ve  özel  hallerde  kullanılabilir. Bu  yöntemde   ilmek  düzgünsüzlükleri   tam  kontrol  edilemez. Ringel  ve  jakarlı  makinelerde  uygulanır.

b)Pozitif   iplik sevki:İpliklerin  merkezi  bir  mekanizma  ile hız  ve  sevk miktarlarının  ayarlanarak, örme  ilmeğine   ihtiyacı  kadar  olan ipliğin  üstten  beslenerek   sevk  edilmesidir. Buna, şekle  bağlı  iplik  sevki de   denir. Bu  prensipte  ilmek  boylarına  gelen iplik  eşitlenebilir. Doku  kalitesi  daha  düzgün  ve  yüksek  olur.

Bantlı  ve  dişli  iplik  sevk  prensipleri  pozitif  sevk  prensibinin  en  belirgin  örnekleridir.

c)Birleşik  iplik  sevki:İpliklerin    gerginliklerinin, pozitif    şekilde    rezerve   edilip, negatif  şekilde  çekilmesi  veya  hem  gerginlik  hem de  sevklerinin   pozitif  olarak   yapılabildiği   yeni  yöntemler  geliştirilmiştir.  Böylece  daha  iyi  bir  iplik  hız  ve  gerginlik   kontrolünün  sağlanması  ile, verimli  bir  çalışmanın   ve   kaliteli  bir  dokunun   elde  edilmesi   sağlanmış  olur.

Yukarıda  anlatılan  iplik  sevk   sistemlerini  gerçekleştiren  sevk  ediciler  aşağıdaki  başlıklar  altında  açıklanmıştır.

a) Band  furnisörü
b) Yığmalı   (rezervli)  furnisör
c) Dişli  furnisör
d) Ruleli  furnisör

a) Band  furnisörü:  Çoğunlukla   büyük  çaplı  yuvarlak  örme  makinelerinde  kullanılan  band  furnisörleri  özellikle   her  sistemdeki  iplik  miktarını  sabit   tutmak  amacıyla  kullanılırlar.  Her  sistemin üzerinden  sonsuz  band  geçen  bir  role  takılmıştır.  Band  hareketini   bir  alın  dişlisi  üzerinde  bulunan  kasnaktan  alır. Kasnak  çevresini  büyültüp küçültmek  suretiyle, band  hızı  değiştirilir   ve   sevk  edilen    iplik    miktarıda   değiştirilebilir. İpliklerin  hepsi  aynı  hızla  çalışır  ve   bu  sistemde   bobin  üzerine  direkt
düğüm  yoklayıcısı da  yerleştirilmiştir. Elektrikli  kopuk  yoklayıcı  üzerinden   iplik, band

furnisöre  gelir  ve  iplik  band   ve  role   arasından  dönen  bandın  hızına  uygun   olarak   bobinden  çekilir.

Eğer  bu  sistemde, iplik, role  ile  band   arasından  sevk  ediliyorsa  pozitif  iplik  sevk  sistemi  ile, aksi  halde   yani  iplik  bant   altından  sevk  edilmiyorsa  negatif  olarak  iplik  sevkiyatı   gerçekleştirilir.

b) Yığmalı  (reserveli)  furnisör: Daha  çok  jakarlı  yuvarlak  örme  makinelerinde  uygulanan   iplik  sevk  sistemidir.

Jakarlı  örgülerde bahsedilen  pozitif  iplik  sevkine   uyan  furnisörler  kullanılmaz  veya   iptal  edilir.  Çünkü  her  sistemde  iğnelerin  farklı  hareketleri, farklı  iğne  seçimi  nedeni  ile  farklı  miktarda  iplik   gerekmektedir.

Bobinden   çıkan   bozuklukları   kapatmak  ve   iğnelere   gerekli  ipliği,  değişmeyen  gerginlik  altında   vermek  için   yığmalı  furnisörler   kullanılmaktadır.

Furnisör  üzerindeki  iplik  miktarı, iplik  cinsine  bağlı  olarak 5  ile  20  metre  arasında  değişir.

c) Dişli  furnisör:  Tüm  sistemlerde    birbirinden   bağımsız  olarak   bulunan  konik  dişli  şeklindeki, dişli  iplik  sevk  ediciler, merkezi   ayarlama  ile  çalışarak, iğneye  gidecek   olan   gerekli iplik   miktarını   ayarlarlar.  Dişlilerden  biri  makine  hızına  uygun  olarak   dönerken, ikinci  dişli  ise  diğeriyle  kavrama  durumundadır. Dişliler   birbirini    ne   kadar   çok  kavrarsa,  iğnelere  o  kadar   fazla   iplik   sevki   gerçekleşir.

d) Roleli   furnisör:  Yüksek  hızla  dönen, yüzü   parlatılmış  konikten  yapılmıştır. İplik  katlar halinde  konik  çevresine   sarılır   ve   buradan  da  iplik  kılavuzuna    gider. Yüksek  bir  iplik  sevki  için, üzerine   hızla  alınan  iplik  gerginliği  yükselerek   gerilim  farkları   giderilir  ve   farklı  gerilimdeki   ipliğin  ilmek  yapması   önlenir.